Randevu Al

KBB polikliniklerine yapılan başvuruların en sık sebeplerinden birisini boğazda ağrı, yanma, batma hissi, gıcıklanma, sürekli temizleme arzusu gibi boğaz sorunları oluşturur. Bu şikâyetler özellikle kronikleşmiş ise hastalarda ciddi endişeye yol açmaktadır. Oysa çok kaba bir genelleme yapmak gerekirse bu yakınmalar çoğu kez basit fiziksel, iltihabî, tümöral veya psikolojik sebeplere bağlıdır. En sık rastlanılan sebep farenjit denilen yutak bölgesinin iltihabi olaylarıdır. Burada akut enfeksiyonlar sorumlu olabileceği gibi kronikleşmiş inatçı durumlar da söz konusu olabilir. 

Akut farenjitte hastada boğaz ağrısı, yutma zorluğu, ateş, halsizlik, boyun lenf bezlerinde ağrılı şişlikler gibi şikâyetler olur. Önemli olan, farenjitin bakteriyel mi, viral mi olduğu ayırt etmektir. Viral olanlarda ateş nadiren 38 dereceyi geçer, boğaz kızarıklığı hafif-orta derecededir; antibiyotik tedavisi gerekmez. Bakteriyel farenjitte ise genellikle ateş 38 dereceyi geçer, yutakta beyaz-gri iltihabi dokular görülür. Tedavide antibiyotik verilmelidir. 

Kronik farenjit genellikle enfeksiyon dışı sebeplerle oluşur: burun tıkanıklığı ve ağızdan solunumun sürekli hale gelmesine yada gizli bir geniz akıntısına yol açabilen bir burun – sinüs hastalıkları (alerjik nezle, burun kemiği eğriliği-deviasyon, geniz eti büyüklüğü, sinüzit, vb), mide asidinin yutağa kadar çıkması (reflü), sürekli zararlı gazları solumak (asit, temizlik malzemeleri gibi), sigara, alkol, acılı baharatlı gıdalar, çok sıcak-soğuk yiyecek ve içecekler. 

Kronik farenjitte gelişi güzel antibiyotik kullanımı genellikle sorunu karmaşıklaştırmaktan başka işe yaramaz. Yapılması gereken, buna sebep olan durumun araştırılarak düzeltilmesidir.